Kolon Kanseri Nedir?
Kolon kanseri, kalın bağırsağı etkileyen bir kanser türüdür. Yetişkinler arasında en yaygın ve ölümcül kanser türlerindendir. Halk arasında kalın bağırsak kanseri olarak bilinir.
Dünya çapında her yıl 2 milyondan fazla kişiye kolorektal kanser teşhisi konulduğu ve yılda 800.000’den fazla kişinin bu nedenle öldüğü bilinmektedir.
Kolon kanseri, sindirilmiş gıdanın katılaşmasını sağlayan ve gaytanın anüsten dışarı atılmasına yardımcı olan bağırsak sisteminin son 2 metrelik kısmınında olur.
Kolon kanseri, kolonunuzun iç duvarındaki mukoza tabakasında belirli poliplerden veya büyümelerden gelişir.
Kanser öncesi polipleri kanserli tümörlere dönüşmeden önce tespit edip ortadan kaldıran tarama testleri ve tedaviler mevcuttur. Tespit edilmeyen veya tedavi edilmeyen kolon kanseri vücudunuzun diğer bölgelerine yayılabilir. Bu testler ile erken tedavi ve yeni tedavi yöntemleri sayesinde kolon kanserinden daha az insan ölüyor.
Kalın Bağırsak (kolon) 2 metre uzunluğunda bir organ olup 5 bölümden oluşur. Sağda çıkan kolon ile başlar ve sola doğru transvers kolon ile devam eder. Solda inen kolon ve sigmoid kolon bulunur ve rektum (kolonun son 15 cm lik kısmı) ile sonlanır.
Kolon kanseri kalın bağırsaktaki poliplerin gelişmesi ile oluşur. Kolonun herhangi bir yerinde başlayabilir.
Kolon Kanseri Nasıl Oluşur?
Kolon duvarı mukoza, doku ve kas katmanlarından oluşur. Kolon kanseri, kolonun en iç tabakası olan mukozadan başlar. Mukoza Mukus ve diğer sıvıları üreten ve salan hücrelerden oluşur. Bu hücreler mutasyona uğrayıp kolon polipi oluşturabilirler. Zamanla kolon polipleri kansere dönüşebilir. (Kanserin kolon polipinde oluşması genellikle yaklaşık 10 yıl alır.)
Tespit edilmeden veya tedavi edilmeden bırakıldığında, kanser doku tabakası, kas ve kolonun dış tabakası boyunca ilerler. Kolon kanseri ayrıca lenf düğümlerine veya kan damarları yoluyla vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir.
Kolon Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Kolon kanseri belirtileri şunlardır:
- Dışkı yaparken makattan kan gelmesi veya dışkı da kan görülmesi.
- Bağırsak ve tuvalet alışkanlıklarında değişiklik.
- Karında ağrısı.
- Karında şişlik (distansiyon).
- Açıklanamayan kilo kaybı.
- Kusma.
- Yorgunluk ve nefes darlığı hissi.
Belirtiler olmadan da kolon kanseri olabilir. Belirtiler varsa kolon kanseri daha ileri evrede olduğuna işaret eder. Bu yüzden kolon kanseri önlenebilir ve sinsi bir kanser türü olarak görülür.
Bunun nedeni, bazı kolon kanseri semptomlarının daha az ciddi durumların semptomları ile benzer olmasıdır.
Kolon kanserinin yaygın belirtileri şunlardır:
1. Dışkıda kan görülmesi: Kaka yaptıktan veya sildikten sonra tuvalette kan fark edilebilirsiniz. Dışkılama sırasında aktif kanama yada koyu veya parlak kırmızı kan görünüyorsa en kısa zamanda bir doktor kontrolüne gitmek hayati önem taşır.
Dışkılama sırasındaki kanama her zaman kolon kanseri anlamına gelmediğini unutmamak önemlidir. Hemoroidden anal yırtıklara ve pancar yemeye kadar diğer şeyler de dışkılama sırasında kanamaya neden olabilir. Ancak dışkılama sırasında kanama fark edildiğinde mutlaka bir doktor muayenesi ile ayırıcı tanısının yapılması gerekir.
2. Bağırsak ve tuvalet alışkanlıklarında değişiklik: Sürekli kabızlık veya ishaliniz varsa, dışkılama yaparken dışkıda şeffaf salyamsı salgı görülüyorsa, makatta ağrı hissediliyorsa ve dışıkılama yapılsa dahi bağırsakta tam boşalma hissedilmiyorsa bunlar kolon kanseri belirtisidir.
3. Karın ağrısı: Bilinen bir nedeni olmayan, geçmeyen veya çok acı veren karın ağrısı varsa bir sağlık uzmanıyla konuşun. Pek çok şey karın ağrısına neden olabilir, ancak alışılmadık veya sık sık karın ağrınız varsa bir sağlık uzmanına danışmak her zaman en iyisidir.
4. Şişkinlik (distansiyon): Karın ağrısı gibi, karında şişkinliğe neden olabilecek pek çok şey vardır. Karın şişkinliği bir haftadan uzun sürerse, kötüleşirse veya bulantı, kusma gibi başka semptomlar olursa kolon kanseri taraması yapılmalıdır.
5. Açıklanamayan kilo kaybı: Kilo vermeye çalışmadan zamanla vücut ağırlığında gözle görülür bir azalma yaşanması kolon kanserinin belirtileri arasındadır.
6. Kusma: Bilinen bir nedenden dolayı periyodik olarak kusuyorsanız veya 24 saat içinde çok fazla kusuyorsanız kolon kanserine bağlı bağırsaklarda tıkanma yaşıyor olabilirsiniz.
7. Yorgunluk ve nefes darlığı hissi: Kolon kanserinde kronik bir kan kaybı olur ve hasta kan kaybına bağlı anemi belirtileri gösterir. Bu belirtilerin başında yorgunluk ve nefes darılığı gelir. Açıklanamayan Anemi kolon kanserinin belirtisidir.
Kolon Kanseri 1. ve 2. Evre Belirtileri
1. ve 2. evre kolon kanserleri genellikle hiç bir bulgu vermez. Bu evredeki hastaların tanısı tarama testleri sırasında tesadüfen farkedilir.
Fakat 1. ve 2. evre kolon kanserinde bağırsak iç duvarında gaytanın kansere ve polibe sürtünmesinden dolayı gizli kanamalar yaşanır. Bu durum kişilerde anemi oluşturur.
Anemiye bağlı kronik yorgunluk ve dışkılama alışkanlıklarındaki değişkenlik erken evre kolon kanseri belirtisi olabilir. Maalesef genellikle hastalar bu belirtileri önemsemezler ve kontrollerini yaptırmazlar.
Kolon Kanseri 3. ve 4. Evre Belirtileri
3. ve 4. evre kolon kanserinin belirtileri daha belirgindir.
Kolon kanserinde 3. ve 4. evre belirtileri şunlardır:
- Aşırı yorgunluk
- Açıklanamayan zayıflık
- İstenmeyen kilo kaybı
- Dışkıda bir aydan uzun süren değişiklikler
- Bağırsaklarınızın tamamen boşalmadığı hissi
- Kusma
Kolon kanseri vücudunuzun diğer bölgelerine yayılırsa, şunları da yaşayabilirsiniz:
- Sarılık
- Ellerde veya ayaklarda şişme
- Nefes almada zorluk
- Kronik baş ağrıları
- Görme problemleri
- Kemik kırıkları
Kolon Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Kolon kanserini teşhis etmek için çeşitli testler kullanır. Bu testler şunları içerir:
1. Kolonoskopi: Kolon kanserinde kullanılan en yaygın teşhis testidir.
2. Dışkı immünokimyasal testi (Dışkıda gizli kan): Bu test kakadaki gizli kanı tespit eder.
3. Tam kan sayımı (hemogram): Anemi olan hastaları teşhis eder ve kolon kanserinde kan kaybına bağlı anemi görünür.
4. Karsinoembriyonik antijen (CEA) tahlili: Kanser hücreleri ve normal hücreler CEA’yı kan dolaşımınıza salar. Yüksek CEA düzeyleri kolon kanserinin belirtisi olabilir.
5. Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması: İleri evre kolon kanserini tespit eder ve metastaz yapmış tömörleri görüntüleyebilir.
6. Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) taraması: Karaciğere metastaz yapmış tümörlerin görüntülemesinde yüksek başarı oranına sahiptir.
7. Pozitron emisyon tomografisi (PET) taraması: Kanserin tüm vucuttaki taramasını yapar.
Kolon Kanseri Tarama Testleri Nelerdir?
Kolon kanserinde teşhis için kullanılan testlerin dışında daha taram testi yapılır. Tarama testi sonucunda doktor herhangi bir anormallik fark eder ise ek testler uygular.
Kolon kanseri tarama testleri şunlardır:
1. Kolonoskopi: Kolon kanseri için en yaygın tarama testidir.
2. Dışkı immünokimyasal testi (FIT): Tıbbi patologlar, kakanızdan sadece bakarak göremeyebileceğiniz kan örneklerini test ederler.
3. Gaytada gizli kan testi: Bu test de kakada görünmeyebilecek kanı arar.
4. Dışkı DNA testi: Bu test, kakanızdaki genetik mutasyonların ve kan ürünlerinin belirtilerini arar.
5. Flexeble sigmoidoskopi: Sigmoid kolon ve rektumun içini görmek için sigmoidoskop adı verilen esnek bir endoskopi türüdür.
6. Sanal kolonoskopi: Sanal kolonoskopi, kolonunuzdaki ve rektumunuzdaki polipleri, tümörleri ve ülserleri (yaraları) arayan bir röntgendir.
Tarama Testi ile Kolon Kanserini Teşhis Eden Testler Arasındaki Fark Nedir?
Kolon kanserini teşhis eden testlerde, herhangi bir kanser belirti veya semptomunuz olmadığında kanseri kontrol eder.
Tarama testlerinde ise anormallikler görülürse, sağlık uzmanınız ek testler önerebilir.
Kolon Kanseri Tedavisi Nedir?
Kolon kanserinde ana tedavi cerrahidir.
Kolon kanserinde 2 tip cerrahi uygulanır. Bunlar, açık cerrahi ve kapalı olarak bilinen laparoskopik cerrahidir.
Açık cerrahi genellikle büyük kesiler gerektirirken, laparoskopik cerrahide ise küçük kesiler ile karın içine ilerletilen aletler yardımıyla operasyon yapılır.
Kolon kanserinde her iki tedavi yöntemi de tümörün evresine ve boyutuna bağlı olarak tümörleri ve diğer anormal dokuları çıkarmak için kullanılır. Her iki cerrahi de deneyimli cerrahlar tarafından yapıldığında yüksek başarı oranına sahiptir.
Kolon kanserlerinin bazı durumlarda nüks (tekrarlama) veya metastaz (yayılım) olasılığını azaltmak için ameliyattan önce veya sonra radyoterapi ile birlikte kemoterapi uygulanabilir.
Kolon Kanseri Tedavi Yönetimleri Nelerdir?
Kolon kanseri tedavi yöntemleri kanserin evresine göre değişkenlik gösterebilmektedir.
Cerrahi, kolon kanserinin en yaygın tedavisidir. Kolon kanserinin açık, laparoskopik ve robotik ameliyatları ve prosedürleri vardır.
Kolon kanserinin tedavi yöntemleri şunlardır:
Polipektomi: Bu ameliyat kanserli poliplerin çıkarılmasını sağlar.
Kısmi kolektomi (Parsiyel kolektomi): Buna kolon rezeksiyonu ameliyatı da denir. Kolonun tümör içeren bölümünü ve çevredeki bazı sağlıklı dokuların çıkarılması. Anastomoz adı verilen bir prosedürle sağlıklı kolon bölümlerini yeniden birleştirmek gerekir.
Kolostomili cerrahi rezeksiyon: Kolektomi gibi, kolonun tümör içeren bölümü çıkarılır. Ancak bu ameliyatta sağlıklı kolon bölümlerini birleştirmek bazı durumlarda riskli olduğundan geçici kolostomi yapılmaktadır. Kolostomide bağırsak karın duvarındaki bir açıklığa taşınır ve böylece gayta bir torba içinde toplanır.
HİPEK (Sıcak kemoterapi): Karın içerisine yayılmış 4. evre kolon kanserinde tüm tümörler cerrahi olarak temizlendikten sonra cerrahi bitiminde karın içine sıcak kemoterapi uygulanır.
Kemoterapi: İleri evre kolon kanserinde tümörü küçültmek ve kolon kanserinin semptomlarını hafifletmek için kemoterapi ilaçlarını kullanabilir. Ameliyat öncesi neoadjuvan kemoterapi şeklinde verilebildiği gibi ameliyat sonrası adjuvan kemoterapi şeklindede verilebir.
Hedefe yönelik tedavi: Bu tedavi, kolon kanserindeki hücrelerin büyümesine ve çoğalmasına yardımcı olan genleri, proteinleri ve dokuları hedef alır.
Sıklıkla monoklonal antikor tedavisi adı verilen bir tür hedefe yönelik tedavi kullanır. Bu terapi, kanser hücreleri üzerindeki belirli hedeflere veya kanser hücrelerinin büyümesine yardımcı olan hücrelere bağlanan laboratuvarda oluşturulan antikorları kullanır.
Antikorlar kanser hücrelerini öldürür.
Kolon Kanseri Tedavisi Başarı Oranı Nedir?
ABD Ulusal Kanser Enstitüsü (NCI) verilerine göre erken evre kolorektal kanser tedavisi gören kişilerin %90’ından fazlası tanıdan beş yıl sonra hayattaydı. Yani kolon kanserinin tedavi başarı oranı diğer kanser türlerine göre oldukça yüksektir.
Kolon Kanseri Ameliyat Yöntemleri Nelerdir?
Kolon kanserinde ameliyat yöntemleri şunlardır:
- Subtotal Kolektomi
- Sağ Hemikolektomi
- Genişletilmiş Sağ Hemikolektomi ve Segmenter Rezeksiyon
- Sol Hemikolektomi ve Kolorektal Anastomoz
- Sigmoid Kolon Rezeksiyonu
- Subtotal Kolektomi
1. Subtotal Kolektomi: Kolon kanserinin tedavisinde her hastayı bireysel olarak değerlendirmek çok önemlidir. Hastanın yaşı, hastalığın evresi, kanserin yerleştiği bağırsak bölümü, eşlik eden hastalıklar, geçirdiği ameliyatlar cerrahi tedavi tipine karar vermede göz önüne alınmalıdır.
Kanser ameliyatlarının ana amacı, kanserli organın temiz sınırlarla (tümörlü doku bırakmadan), beraberinde yayılma olasılığı olan bölgesel lenf bezlerinin tamamıyla birlikte çıkarılmasıdır. Eğer kanser hastalığı erken evrede ise ve çevredeki lenf yollarına yayılmadı ise bölgesel olarak sadece kanserli dokunun sağlam çevre doku ile çıkarılması yeterli olabilir. Fakat ne yazık ki çoğu kolon kanseri vakası geç evrede geldikleri için daha geniş bir ameliyat gerekir.
Kolon kanserinin tedavisinde amaç, kanserin bir bütün olarak çıkarılmasıdır. Fakat bazı hastalarda tanı anında hastalık başka organlara sıçramış, yayılmış olabilir. Uzak organ yayılımı olan hastalarda tedavi kararı verilirken mutlaka tıbbi onkoloji, patoloji ve radyoloji doktorları ile birlikte tedavi planı yapılması gerekir.
Her hastanın tedavisi için bireysel planlama yapılması ve hastaya ait özellikler ve hastalığın evresinin dikkate alınması çok önemlidir.
2. Sağ Hemikolektomi:
Kalın bağırsağın sağ tarafında, yani ince bağırsakla birleştiği yere yakın bölgede gelişen kanserlere sağ kalın bağırsak kanseri denir. Bu kanserlerde sağ hemikolektomi ameliyatı yapılır.
Sağ hemikolektomi ameliyatı ile kalın bağırsağın sağ tarafı ve lenfatik çevre dokusu çıkarılır. Ardından ince bağırsak, kalın bağırsağın geride kalan kısmı ile tekrar birbirine eklenerek bağırsak devamlılığı eskiden olduğu gibi sağlanır. Böylece hasta normal yoldan dışkılamasını (tuvaletini) yapabilir.
3. Genişletilmiş Sağ Hemikolektomi ve Segmenter Rezeksiyon: Kalın bağırsağın sağ bölümü ile sol bölümü arasında kalan kısma ‘transvers kolon’ denir.
Kalın bağırsağın tranvers kolonda yerleşen tümörlerinde lenfatik dokunun yeterli miktarda çıkarılması için genişletilmiş sağ hemikolektomi ameliyatı tercih edilir. Bu durumda kalın bağırsağın sağ tarafı ve enine seyreden transvers kolon kısmı da dalağın olduğu yere kadar çıkarılır. Yukarıda anlatılan sağ hemikolektomi ameliyatında olduğu gibi bu ameliyatta da ince bağırsak ile kalın bağırsak arasında devamlılık sağlanabilir.
Bazen transvers kolon kanserlerinde hastalık erken evre ise sadece kalın bağırsağın enine (transvers) kolon bölümünü (sağ ile sol kolon arasındaki bağırsak bölümünü) – segmentini çıkartmak yeterli olabilir.
Segmenter rezeksiyon sonrasında kalın bağırsağın her iki ucu birbirine eklenerek bağırsak devamlılığı eskiden olduğu gibi sağlanır. Her iki ameliyattan sonra hasta normal yoldan dışkılamasını (tuvaletini) yapabilir.
4. Sol Hemikolektomi ve Kolorektal Anastomoz: Kalın bağırsağın sol tarafında yerleşen kanserlerde sol hemikolektomi ameliyatı yapılır.
Kalın bağırsağın sol tarafında yerleşen kanserlerde hastalıklı bağırsak dokusu ile beraber tüm inen kolonun lenfatik dokusunu çıkartmak gerekir.
Kalın bağırsağın sol tarafı çıkarıldıktan sonra kalın bağırsağın her iki ucu yani tranvers kolon ile bağırsağın geride kalan bölümü birbirine eklenerek bağırsak devamlılığı eskiden olduğu gibi sağlanır. Hasta normal yoldan dışkılamasını (tuvaletini) yapabilir.
5. Sigmoid Kolon Rezeksiyonu: Sigmoid Kolon Kalın bağırsağın sol tarafında yer alır ve bu segmentin lenf nodları ve damarsal yapılarla birlikte çıkartılması yeterli olmaktadır.
Sigmoid kolon çıkartıldıktan sonra inen kolon ile rektum arasında kolorektal anastomoz (bağlantı) yapılır.
6. Subtotal Kolektomi: Bazen kalın bağırsağın hem sağ hem de sol tarafında yer alan birden fazla tümör veya polip olabilir. Bu durumda kalın bağırsağın hem sağ hem de sol tarafının çıkarılması gerekir.
İnce bağırsak ile rektum (kalın bağırsağın son kısmı) arasında devamlılık sağlanır. Bu ameliyata ‘subtotal kolektomi – ileorektal anastomoz’ denir.
Hastalar bu ameliyattan sonra eskiden olduğu gibi normal yolla dışkılamasını (tuvaletini) yapabilir.
Kolon Kanseri Kimlerde Görülür?
Kolon kanseri, yapılan bilimsel araştırmalara göre 50 yaşın üzerindeki kişilerde daha yaygın olarak görülmektedir. Ancak son 15 yılda, 20 ila 49 yaş arası kolon kanserine yakalanan kişilerin sayısı her yıl yaklaşık %1,5 arttı.
Kolon kanseri, Dünya genelinde insanlarda teşhis edilen üçüncü en yaygın kanserdir. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre, erkeklerin kolon kanserine yakalanma olasılığı kadınlara göre biraz daha fazladır.
Kolon kanseri, diğer etnik grup veya ırklara mensup insanlardan daha fazla siyahi insanları etkilemektedir.
Ailesinde kolorektal kanser öyküsü bulunan kişilerin, yaşa bakılmaksızın kolon kanserine yakalanma riski altında olmasından ötürü düzenli olarak kontrollerini yaptırmaları önerilir.
Protein ağırlıklı beslenenlerde kolon kanserine yakalanma riski daha yüksektir.
Kolon Kanserine Ne Sebep Olur?
Tüm kanser türleri gibi kolon kanseri de hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyüyüp bölünmesiyle ortaya çıkar. İnsanlarda tüm hücreler sürekli olarak büyüyor, bölünüyor ve ölüyor. İnsan vücudu bu şekilde sağlıklı kalır ve olması gerektiği gibi çalışır.
Kolon kanserinde, kolonunuzu ve rektumunuzu kaplayan hücreler, ölmeleri gerekirken bile büyümeye ve bölünmeye devam eder. Ölümsüzleşen hücreler kanser hücresi olarak karşımıza çıkar.
Tıbbi araştırmacılar bazı risk faktörlerinin insanlarda kanser öncesi polip ve kolon kanseri gelişme şansını arttırdığını gösteriyor. Bu risk faktörleri, kalıtsal koşullar ve yaşam tarzı seçimleri de dahil olmak üzere belirli tıbbi durumları içerir.
Kolon kanseri için bir veya daha fazla risk faktörüne sahip olmak kolon kanserine yakalanacağınız anlamına gelmez. Bu sadece riskin arttığı anlamına gelir. Risk faktörlerini anlamak, kolon kanserine yakalanma riskini azaltmanın en iyi yoludur.
Kolon Kanseri için Risk Faktörü Olan Yaşam Tarzı Seçimleri
Sigara içmek: Tütün çiğnemek ve e-sigara dahil olmak üzere tütün ürünlerini kullanmak kolon kanserine yakalanma riskini artırır.
Aşırı alkol kullanımı: Genel olarak erkekler alkol içeren içecekleri günde iki porsiyonla sınırlamalıdır. Kadınlar, alkol içeren içecekleri günde bir porsiyonla sınırlamalıdır. Hafif alkol kullanımı bile kansere yakalanma riskini artırabilir.
Obeziteye sahip olmak: Yüksek yağlı, yüksek kalorili yiyecekler yemek kilonuzu etkileyebilir ve kolon kanseri riskinizi artırabilir.
Bol miktarda kırmızı et ve işlenmiş et içeren bir beslenme düzenine sahip olmak: Yapılan araştırmalar sonucunda işlenmiş et ve et ürünleri, pastırma, sosis tüketiminin yüksek olduğu yerlerde kolon kanserinin görülme oranının daha yüksek olduğu görülmüştür.
Egzersiz yapmamak: Her türlü fiziksel aktivite kolon kanserine yakalanma riskinizi azaltabilir.
Kolon Kanseri Riskini Artıran Hastalıklar Nelerdir?
İnflamatuar bağırsak hastalığı: Kronik ülseratif kolit ve Crohn koliti gibi kolon duvarında iltihaba neden olan rahatsızlıkları olan kişilerde kolon kanseri riski artabilir. Yedi yıldan fazla süren ve kolonun büyük bölümünü etkileyen inflamatuar bağırsak hastalığınız varsa risk artar.
Kalıtsal durumlar: Lynch sendromu ve ailesel adenomatöz polipozis gibi hastalıklarda kolon kanserine yakalanma riskini yüksektir. Kansere neden olan bir genin aktarımı kolon kanserine neden olabilir.
Ailede kolon ve diğer kanser türleri öyküsü: Kişinin yakın bir aile üyesinde kolon kanseri varsa, o kişide kolon kanseri riski altındadır. Herhangi bir biyolojik aile üyeniz 45 yaşından önce kolon kanseri geliştirmişse riskiniz daha yüksek olabilir.
Ailede polip öyküsü: Eğer ebeveyninizde, kardeşinizde veya çocuğunuzda ilerlemiş bir polip varsa, kolon kanserine yakalanma riskiniz yüksek olabilir. Gelişmiş bir polip büyük bir polip olabilir. Tıbbi patologlar, polipte mikroskop altında baktıklarında polipin kanserli hücreler içerebileceğinin işareti olan bazı değişiklikler görürlerse, polipin ilerlemiş olduğunu tanımlayabilirler.
Çok sayıda polip (polipozis coli): Adenomlar, tırtıklı polipler veya diğer polip türleri dahil olmak üzere çok sayıda kolon polipi olan kişilerde genellikle kolon kanseri gelişme riski artar.
Kolon Kanseri Önlenebilir Mi ?
– Kolon Kanseri önlenebilir bir kanser türü olduğu için tarama testleri hayati önem taşımaktadır.
– Tütünden kaçının. Sigara içiyorsanız ve bırakma konusunda yardım istiyorsanız, sigarayı bırakma programları hakkında bir sağlık uzmanıyla görüşün.
– Alkol içeren içecekleri içerken ölçülü olun mümkünse hiç içmeyin.
– Sağlıklı bir kiloyu koruyun.
– Sağlıklı diyetle beslenin. Diyetinize meyve ve sebzeleri ekleyin ve kırmızı etle işlenmiş gıdaları, yüksek yağlı ve yüksek kalorili gıdaları azaltın.
– Kahve içmek kolon kanserine yakalanma riskinizi azaltabilir.
– Ailenizin tıbbi geçmişini takip edin. Kolon kanseri ailelerde de görülebilir. Biyolojik ebeveynlerinizde, kardeşlerinizde veya çocuklarınızda kolon kanseri veya ilerlemiş polip varsa ya da ailenizden herhangi birinde 45 yaşından önce kanser varsa sağlık uzmanınıza bildirin.
– Kolon kanseri tarama kurallarına uyun. Sağlık uzmanınıza kolon kanserine yakalanmamak için ne zaman tarama yaptırmanız gerektiğini sorun. Kronik irritabl bağırsak hastalığınız veya ailenizde kolon kanseri öyküsü varsa, sağlık uzmanınız taramaya 45 yaşından önce başlamanızı önerebilir.
Kolon Kanserini Önleyen Gıdalar Nelerdir?
Kolon kanserini önleyen gıdalar şunlardır:
- Tam tahıllı ekmek, kuru baklagiller, kepekli makarnanın tüketilmesi önemlidir.
- Sarımsağın koruyucu etkisi vardır. Bu yüzden günlük yiyeceklerinizin içerisine sarımsak eklemeye çalışılmalısınız.
- Kalsiyum, günlük yiyecek menüsünden eksik edilmemelidir.
- Yiyecekleri pişirme yöntemi oldukça önemlidir.
- Günlük yeşil salata tüketimi de kolon kanserine yakalanma olasılığımızı oldukça düşürmektedir.
- Tütsülenmiş (mangal) gıdalar kansere yol açabilmektedir.
- Beyaz undan mümkün olduğunca uzak durulması gerekmektedir.
- İşlenmiş et ürünleri olan salam, sosis ve sucuktan mümkün olduğunca uzak durmak gerekir.
Kolon kanserini önleyen gıdalar bunlardır.
Kolon Kanseri Evreleri
Kolon kanserinde TNM (Tümör, Düğüm, Metastaz) kanser evreleme sistemini kullanılır.
Kolon kanserinin 0,1,2,3 ve 4 olmak üzere toplamda 5 aşaması vardır. Kolon kanserinin evreleme sistemi aşağıdakileri içerir:
Kolon kanseri 0. evre: Buna in situ karsinoma denilir. Bu durum, kolon duvarının en iç tabakası olan mukozanızdaki kanser öncesi hücrelerin görüldüğü anlamına gelir.
Kolon kanseri 1. evre: Grade 1 Kolon Kanseri bağırsağınızın duvarına doğru büyümüştür ancak kas tabakasının ötesine veya yakın lenf düğümlerine yayılmamıştır.
Kolon kanseri 2. evre: Kanser bağırsağınızın duvarına doğru yayılmış ancak yakındaki lenf düğümlerine yayılmamıştır.
2. evre kolon kanserinin 3 türü vardır bunlar şunlardır:
- Aşama 2A: Kanser kolon duvarınızın çoğuna yayılmış ancak duvarın dış katmanına kadar büyümemiştir.
- Aşama 2B: Kanser, kolon duvarınızın dış katmanına veya duvarın içine yayılmıştır.
- Aşama 2C: Kanser yakındaki bir organa yayıldı.
Kolon kanseri 3. evre: Bu aşamada kanser lenf düğümlerine yayılmıştır. Kolon kanseri 2. evre gibi, Kolon kanseri 3. evrede de 3 alt aşama vardır:
- Aşama 3A: Kolon duvarının birinci veya ikinci katmanlarında kanser vardır ve bir ila dört lenf düğümüne yayılmıştır.
- Aşama 3B: Kanser kolon duvarının daha fazla katmanını etkiler ancak yalnızca bir ila üç lenf düğümünü etkiler. Daha az sayıda kolon duvarı katmanını etkileyen ancak dört veya daha fazla lenf noduna yayılmış olan kanser de evre 3B kolon kanseridir.
- Aşama 3C: Kolonun dış katmanında veya bir sonraki en dış katmanında ve dört veya daha fazla lenf düğümünde kanser var. Yakındaki bir organa ve bir veya daha fazla lenf noduna yayılan kanser de evre 3C kolon kanseridir.
Kolon kanseri 4. evre: Kanser vücudun karaciğer, akciğerler veya yumurtalıklar gibi diğer bölgelerine yayıldı (metastaz yaptı). Kolon kanseri 4. evrede de diğerlerinde olduğu gibi 3 alt aşama vardır:
- Aşama 4A: Bu aşamada kanser bir organa veya kolonunuzdan daha uzak veya daha uzaktaki lenf düğümlerine yayılmıştır.
- Evre 4B: Kanser birden fazla uzak organa ve daha fazla lenf noduna taşınmıştır.
- Aşama 4C: Kanser uzak organları, lenf düğümlerini ve karın dokusunu etkiler.
Kolon Kanseri Yaşam Süresi
NCI verileri genel olarak kolorektal kanserli kişilerin %65’inin tanıdan beş yıl sonra hayatta olduğunu göstermektedir.
Kolorektal kanserde hayatta kalma oranları, teşhis anındaki kanser evresine göre değişir. Örneğin yakın dokulara, organlara veya lenf düğümlerine yayılmış kolorektal kanseri olan kişilerin %73’ü teşhisten sonra beş yıl hayattaydı. Kanser uzak bir organa veya lenf bezine yayılırsa bu beş yıllık hayatta kalma oranı %17’ye düşüyor.
Hayatta kalma oranı, sonuçlara (insanların belirli bir kanser türü için tedaviden sonra ne kadar süre yaşadıklarına) dayalı bir tahmindir. Bu durumda hayatta kalma oranları, yalnızca kolon kanseri değil, kolorektal kanseri olan geniş insan gruplarının deneyimlerine dayanmaktadır. Ayrıca kolon kanserinde hayatta kalma oranlarını birçok şey etkiler.
İnsanların kolon kanseri taramasına zaman ayırması, kolon kanserinin sebep olacağı semptomları yaşamadan ve ileri evreye ulaşmadan tedavi edilmesi yaşam süresini uzatmakta ve nüks oranını azlatmaktadır. Hatta bazı çalışmalar kolon kanserinin erken evrede tedavi edilmesi tam kür sağlama oranını oldukça yükseltmektedir.
Hayatta kalma oranı verileri, erken evre kolon kanseri tedavisi gören kişilerin %90’ından fazlasının tanıdan beş yıl sonra hayatta olduğunu göstermektedir.
Kolon kanseri olan kişiler aynı zamanda kanseri hedef alan daha yeni tedavilerden de yararlanırlar.
Erken tarama hayat kurtarır.
Ameliyat Sonrasında Kolonoskopiyi Hangi Sıklıkla Yaptırmalıyım?
Takip kolon kanseri bakımı, kanserin evresine bağlı olarak değişir. Örneğin, 0. evre veya 1. evre kolon kanseri nedeniyle ameliyat olan kişiler, ameliyattan bir yıl sonra kolonoskopi, ameliyattan üç yıl sonra başka bir kolonoskopi ve ameliyattan sonra üçüncü kez kolonoskopi yaptırabilirler.
Takip kolonoskopilerinde kanser belirtileri bulunmazsa, Aşama 0 veya Aşama 1 kolon kanseri olan bir kişi, başka bir kolonoskopi yaptırmadan önce birkaç yıl daha bekleyebilir.
Aşama 2 veya Aşama 3 kolon kanseri için başarılı bir şekilde tedavi edilen kişilerin, tedaviden sonraki ilk iki yıl boyunca her üç ila altı ayda bir sağlık uzmanına başvurmaları gerekir ve genellikle ameliyattan sonraki beş yıl boyunca takip edilirler.
Bu aşama 2 ve aşama 3 hastalarına kolonoskopiler, CEA kan testleri ve görüntüleme testleri gibi testler yapılabilir.
Kolonoskopik Polip ve Tümör Eksizyonu Nedir?
Kolonoskopi sırasında doktorlar kolonik polipleri ve tümörleri teşhis ve tedavi edebildikleri gibi gerekli görürlerse çıkartabilirler. Bu prosedür kolorektal kanserin gelişimini önlemek için yapılır. Bu prosedür sayesinde poliplerde tümör oluşumu gerçekleşmeden yada kolon kanseri olsa bile erken evrede saptanması sağlanabilir.
Kolonoskopik polip ve tümör eksizyonu, kalın bağırsaktaki potansiyel patolojileri tedavi etmek için kullanılan nispeten yeni bir tekniktir. Genellikle endoskopi kullanılarak yapılan bu teknik, görüntüleme sırasında kolonun içinde görünen herhangi bir anormal dokunun çıkarılmasını içerir.
Kolon kanserleri veya kanser öncesi polipler ve tümörler gibi çeşitli lezyonları saptamak ve teşhis etmek için kullanılabilir ve genellikle bu durumların erken tespiti ve tedavisi için mevcut en iyi seçenek olarak kabul edilir.